Mart 2015 ~ karekareoyun

English (US) Deutsch Français Русский 中文(简体) Português Italiano 日本語 한국어 Español
Twitter Bird Gadget
slideshow

Men of War inceleme (pc nostalji)

Mükemmel bir 2.Dünya savaşı simülasyon, strateji oyunu.

slideshow

Prototype inceleme (pc nostalji)

Aksiyonu dibine kadar yaşayabileceğiniz harika bir oyun.

slideshow

Ninja Cats vs Samurai Dogs inceleme

Kedi köpek kavgalarını değişik boyutta yaşayacağınız farklı bir yapım

slideshow

Senran Kagura Shinovi versus Ön inceleme

Seksi anime dövüşçüleriyle oynamaya hazır olun.

slideshow

Armikrog ön inceleme

Stop-motion ile hayata geçirilmiş süper bir macera oyunu.

slideshow

E.T Armies ön inceleme

Killzone benzeri harika bir fps oyunu.

slideshow

2016 Yılı Güncel Tıkla İlerle Macera Oyunları Listesi (güncellendi)

Macera oyunlarını sevenler için hazırladığım geniş çaplı bir liste

slideshow

Sunset Riders inceleme ( retro arcade game)

Atari salonlarının vazgeçilmez arcade kovboy oyunu.

slideshow

Youtube kanalıma abone olmayı unutmayınız

oyun inceleme,ön inceleme,nostalji,retro ve daha birçok video incelemeyi kanalımda bulabilirsiniz.

21 Mart 2015 Cumartesi

Woolfee The Red Hood Diares ön inceleme



En çok sevdiğimiz masallardan biri olan ve birçok kez beyaz perdeye uyarlanan kırmızı başlıklı kız’ı bilmeyenimiz yoktur herhalde. Masallarını okumadıysanız bile illaki duymuşsunuzdur. Hep sevimli,masum bir o kadar çaresiz olan kırmızı başlıklı Kız’ı kurt midesine indirmek için türlü oyunlar oynayıp onun aklını karıştırmaya çalışarak onu yemeye çalışsa da bu olmamıştır.

Evet, tuhaf bir hikâye yanlış hatırlamıyorsam bunun gibi bir şeydi veya buna yakın neyse fazla uzatmayacağım. Bu oyunumuzda değişik bir kırmızı başlıklı kız uyarlaması diyebiliriz. Önce erken erişim oyunu olarak steam’de piyasaya sürülen oyunun alfa sürümü en sonunda çıktı.
Aksiyon,macera ve biraz atlama,zıplama’nın olduğu oyunumuzu geçenlerde yeni incelemesini yaptığım castlevania lords of shadow oyununa benzettim. Gerek sabit olan kamera açıları, gerek bir yere tırmanırken oradan oraya atlamalar. Ve aksiyonu da biraz andırmıyor değil.

Hikâyemiz şehirde başlıyor öncelikle herhangi bir silahımız yok ilk başta bize temel öğreti niteliğinde zıpla, eğil, atla filan gibi şeyler öğretiliyor. Akabinde ise elimize baltamızı alıyoruz ve tuhaf kurmalı robot tarzı askerleri değişik combolarla öldürebiliyoruz. Oyunda bazı ufak tefek bulmaca tarzı şeyler var. Tuzaklarda mevcut ama oyunun sadece belli bir bölümünü oynadığım için ileride karşımıza çıkacak bulmaca ve tuzakları bilmiyorum ne yazık ki.

Herhangi bir geliştirme hatırlamıyorum. Veya ileride değişik bir silah kullanabilecek miyiz inanın bilmiyorum. Ama sadece balta ile oyunu bitirmek sıkıcı olurdu herhalde. Sağ üst köşede sağlık barımız var. Turlarda bulduğumuz içi dolu sepetlerle sağlığımızı çoğaltabiliyoruz.

Grafikleri çok hoşuma gitti. Müzik ve sesler tam anlamıyla bize masaldaymışız havasını veriyor. Çevre ve karakter modellemeleri çok hoş olmuş faka yönlendirme çok kötü zira ok tuşlarıyla araba oyunu oynuyormuş gibi yönlendiriliyor. A,w,s,d ile saldırı yapılıyor kamera açısı yapılmadığı için Mouse bir işe yaramıyor.

Oynanabilirlik çok zor değil bence eğer önceden alice madness returns oynadıysanız veya bu tarz demin yazdığım gibi Castlevania gibi oyunları seviyorsanız size woolfe the red hood diares’i kesinlikle tavsiye ederim. Bu oyunda yakışıklı avcı var mıdır yok mudur bilmem ama kırmızı başlıklı kızın bu oyunda pek de ihtiyacı varmış gibi gözükmüyor. Artık kontrol sizde. İyi oyunlar.






16 Mart 2015 Pazartesi

Castlevania Lords of Shadow Ultimate Edition inceleme



çok eski bir oyun olan ve son haliyle çok değişik bir boyuta taşınan castlevania oyunu gerek oynanış mekanikleriyle gerek hikâyenin akıcılığıyla bizi alıp o dünyanın içine hapsetmeyi başarıyor. Daha çok macera oyunu gibi gözükse de aksiyonu bol ve bir o kadar korku filmlerinden çıkmış birçok yaratıkla karşı karşıya geldiğimiz bu oyunda hiç ama hiç sıkılacağınızı tahmin etmiyorum.

Oyunumuzun konusuna değinecek olursak, mistik hikâyeleri hep sevmişizdir bundan sonra ne olacak acaba deyip merakla oynayıp sonunu görmeye çalışmışızdır. Bulunduğumuz dünya ile dış dünya arasında ki bağlantı gölge efendileri olarak bilinen ve kardeşlik denen grubun başlattığı kargaşa yüzünden işler çığırından çıkmaya başlamıştır. Değişim artık kaçınılmazdır. Bu yüzden kardeşlikten olan ana karakterimiz gabriel belmont görevlendirilir. Fakat gabriel’in çok sevdiği karısı da öldürülmüştür. İçinde onun intikam ateşi de vardır. Ama oyunun ileri safhalarında acı gerçek ile yüzleşmesi kaçınılmazdır.

Hikâyemizi anlattıktan sonra gelelim dövüş mekaniklerine oyunda önceden çoğu oyun severinde benzettiği god of war tarzı bir dövüş sistemi var. Bu sistemde elimizde dövüş haçı denilen ve sonradan değişik parçalar bularak geliştirdiğimiz bir kırbaçvari bir silahımız var. Oyunumuzda öldürdüğümüz yaratıklardan çıkan puanlarla birçok hareket satın alabiliyoruz.

Bu hareketler sayesinde düşmanlarımızı değişik combo’lar yaparak yok edebiliyoruz. Bir de kullanabildiğimiz iki madalyon var bunun ilki ışık cevheri madalyonu diğeri ise gölge cevheri madalyonu. Işık cevheri madalyonunu kullandığınızda düşmanlarınızın sağlığını azar azar da olsa emebiliyorsunuz. Gölge cevheri ise yaratıkların sağlığını daha çok götürmenizi sağlıyor. Oyunun sonunda da çok işe yarıyor.
Bir de hayat cevheri madalyonu var buda sağlık limitinizi yükseltmenizi sağlıyor. Bütün bu madalyon güçlerini turlarda gizlenmiş olan ölü savaşçılardan bulup limitlerini geliştirebilirsiniz. 

Bu güçlerimizin yanı sıra ufak çaplı ekipman niteliğinde kullandığımız güçlerimizde var bunlar gümüş bıçak, kutsal su, periler ve belki de benim en çok sevdiğim ve oyunda bize yardım eden dilsiz kızdan aldığımız güç kara kristal. Bunları da turlarda öldürdüğümüz düşmanlarımızdan temin edebiliyoruz. Ayrıca bazı god of war demiştik oradaki gib boss savaşları da yapıyoruz bazen kendi boyutumuza yakın bazen ise koskoca bir titan ile savaşabiliyoruz. Ve yendiklerimizden bazı güçler alabiliyoruz.

 Mesela demin bahsettiğim dilsiz kızın yanında olan dev kara şövalyenin esrarlı zırh eldiveni, bu eldiven sayesinde bazı objeleri kırabiliyoruz veya hareket ettirebiliyoruz. Bir lycan’dan aldığımız kasırga çizmeleri sayesinde depar atarak zıplayamayacağımız mesafeleri atlayabiliyoruz. Kardeşliğin kurucularından olan carmilla’nın olan melek kanatlarını da kullanarak yüksek mesafelere zıplayabiliyoruz. Yine oynarken saldırı menüsüne girdiğinizde bu içeriklerle detaylı bilgileri görebilirsiniz. Bir de karakterlerle ilgili yazıları da okuyabilirsiniz.

Oyunumuzda sadece savaş, kapışma mı var? Hayır, tabii ki de değişik şeylerde yapıyoruz bazen karşımıza çıkan bulmacaları çözerek ilerlemek zorundayız bu da bazen biraz sıkabilir. Bazı bulmacalar çok zor değil fakat bazıları sinir edici düzeyde diyebilirim. Bulmacanın yanı sıra atlama zıplama çok var. Buradan aklınıza direk prince of persia veya assassin’s creed gelebilir. Elimizdeki savaş haçı sayesinde bazı yerlere tutunarak tırmanabiliyoruz.

 Ayrıca tuş kombinasyonlarına dikkat zira hiç ummadığınız anda size bazı tuşlara bastırabilir onun için dikkat! Bir de yenilik olarak söyleyebileceğim savaştığımız bazı yaratıklara binerek sürebiliyor olmamız evet mesela bazı açamadığımız dev kapıları trol’e binerek veya yaban domuzu kullanarak kırabiliyoruz. Ayrıca atlayamadığımız bazı yerleri ve tırmanamadığımız yüksek yerleri örümcek sürerek veya warg kullanarak aşabiliyoruz. Bir de ata binebiliyoruz ama bu diğerleri kadar çok olmuyor.

Grafik bakımından çok kaliteli olduğunu söyleyebilirim ama daha önemlisi hikâyenin başta da Grafik bakımından çok kaliteli olduğunu söyleyebilirim ama daha önemlisi hikâyenin başta da yazdığım gibi akıcı ve sürükleyici olması bunun yanı sıra müziklerin kalitesi ve seslendirmedeki başarı oyunu çok kaliteli bir yapım olmasını sağlamış. Çevre modellemeleri çok hoşuma gitti lakin kamera açıları bazen çok iyi manzaraları bize gösterirken bazen çok saçma açılardan oyunu oynadığımız için tam olarak görsellerin tadına varabildiğimizi söyleyemeyeceğim zira ben bu kamera açılarını sevmiyorum.

Aynı şey god of war'da ’a mevcut onun da tek eksiği kötü kamera açıları idi. Ama başka bir örnek vermem gerekirse darksiders bu oyunda kamera açısı oyunculara bırakılmış istediğiniz kamera açısını elde edebiliyorsunuz. Yapay zekâ fena değil bazen aptal aptal bize saldıran yaratıkların artık çokluğundan mıdır nedir bilmem bizi fena zorladıklarını söyleyebilirim. Zaten desenize sanki fps oyunda bize saklanıp saklanıp mı ateş edecekler diye.

 Oynanabilirlik konusunda şunu söyleyebilirim eğer pc’de oynuyorsanız sakın ama sakın klavye ile oynamayın zira tuş kombinasyonları sizi çok zorlar bunun için gamepad’iniz varsa onla oynayın derim. Ama yok ben klavye ile oynarım diyorsanız siz bilirsiniz. Çeşitlilik ise oldukça zengin oyunda birçok değişik yaratık görüp savaşabiliyoruz. Hepsinin kim olduğunu öğrenebiliyoruz. Ayrıca oyun menüsünde bulunan extralardan resim açabiliyoruz.

Aynı menüde hileler de var var fakat aktif etmenizi tavsiye etmem çünkü save devre dışı kalıyor. Bir de oyunumuz dikkat ettiyseniz ultimate edition yani normal oyunun yanı sıra sondaki yani oyun bittikten sonraki iki indirilebilir içerik olan turu oynayabilmeniz. Bu içerikte oyun bittikten sonra gabriel’e ne olduğunu oynayarak görüyoruz. Evet, sonuç olarak mükemmel atraksiyonu bol uzun uzun size güzel vakit geçirtebilecek eğlenceli bir oyun beklediğini söyleyebilirim. Eğer mümkünse ultimate edition’u tedarik edip oynayın derim. İyi oyunlar.












13 Mart 2015 Cuma

Ori and the Blind forest ön inceleme



Öyle sanıyorum ki aramızda masal okumayan veya dinlemeyen yoktur. Bize hep huzur veren ve iyilerin olduğu fakat iyilerin olduğu kadar kötülerin de olduğu ama eninde sonunda kötülerin cezasını bulduğu çocukluğumuzun belki de en güzel anlarıydı masallar.

Bugünkü ön incelemesini yapacağımız oyunumuz da gerek atmosferiyle gerek müzikleriyle bizi tekrar o çok özlediğimiz masal diyarlarına tekrar götürecek. Oyunumuzun başlangıcında değişik bir masal karakterini yönetiyoruz. Bir ışık görüyor ve bu ışığı takip ediyor sonunda bizim ana karakterimiz olacak ori ortaya çıkıyor. Ve onu bulan bu tuhaf yaratığı bir nevi annesi olarak görüyor beraber çok güzel vakit geçiriyorlar fakat bir anda kötü karanlık güçler ortaya çıkıyor ve ori ve üvey annesi bir mağaraya sığınıyorlar.

Daha sonrasında dışarı yemek aramaya giden ori’nin üvey annesi karanlık güç’ün her şeyi yok ettiğin görür ve yiyecek bulamadan mağaraya döner fakat çok yorgun, aç ve bitkin düşmüştür. Bu zor durum onu ebedi bir uykuya götürür. Bu sırada uyuyan minik, sevimli kahramanımız ori ise hiçbir şeyden habersizdir. Uyandığında ise üvey annesinin yarı baygın halini görür ve hemen yiyecek bulmaya çıkar ve bulur da hemen annesine getirir. Annesini uyandırıp bir şey yemesini ister ama annesi bir türlü uyanmaz ne yazık ki ori’nin üvey annesi ölmüştür.

İşte böyle hüzünlü bir şekilde başlıyor oyunumuz aslında hepsini yazmayacaktım ama bu mükemmel başlangıcı atlarsam içime sindiremezdim. Neyse şimdi de oynanış mekanikleri üzerine biraz duralım tür itibariyle platform oyunu olsa da karşımıza çıkan yaratıklarla aldığımız güçler doğrultusunda savaşabiliyoruz. Mesela tepemizde dolaşan bir ışık hüzmesi sayesinde düşmanlarımızı bertaraf edebiliyoruz.

Bu alacağımız yetenekleri haritanın belirli yerlerine seyahat ederek alabiliyoruz. Mesela duvarda yürüme veya çift zıplama gibi. Oyunda öldürdüğünüz yaratıklardan aldığınız deneyim puanları ile ori’nin yetenek ağacından istediğinize puan vererek yeni geliştirmeler açabilirsiniz. Bunun yanı sıra bazı ufak tefek bulmacalar da var ve çıkamadınız yerlere bazı kayaları iterek veya çekerek tırmanabiliyorsunuz.

Sonuç olarak yaptığım bir ön inceleme daha fazla detay şimdilik veremem zira bende bu kadar oynadım çok ilerlemedim. Eğer masalımsı bir ortamda harikulade bir oyun oynamak istiyorsanız mesela aklıma ilk gelen bu tarz olan ico,okami,shadow of the collossus gibi hem hikayeleriyle hem de müzikleri ve harika atmosferiyle benzer oyunları öncede oynayıp beğendiyseniz ori and the blind forest’te tam size göre hepinize iyi oyunlar.






           


11 Mart 2015 Çarşamba

Mass Effect 2 inceleme (pc nostalji)



Blim-kurgu filmleri bizi hep engin diyarlara bilmediklerimizi, görmediklerimizi bizlere göstermeye çalışan yapımlar oluştur. Mesela star wars serisini izlemeyen yoktur herhalde, böyle bir evrende yaşamak ve değişik ırklarla iç içe olmak tuhaf olsa gerek diye düşünmüşüzdür. Bilim-kurgu filmlerinin yanı sıra bu işi bize oyunlarda da çok iyi yansıtanlar oldu. O inanılmaz dünyada oynayabilme şansımız defalarca kez elimize geçti. Bioware stüdyosunun hazırladığı star wars oyunu Knight of the old republic oyunu ile tadına doyulmaz bir rpg,bilim-kurgu,açık dünya oyunu bizlere sunuldu.

Bu oyun bizlere gezegenler arası özgürce seyahat edebilme ve birçok görevi yerine getirme gibi zengin içerikleriyle aklımızı başımızdan aldı. Belki de star wars k.o.to.r’un rpg oyun severlerinin 1 numaralı oyunu diyebiliriz. Bioware yıllar sonra yeni oyunu mass effect’i çıkardı oyun büyük ses getirdi hemen akabinde devam oyunu geldi. Tabii ki yeni oyunları olan mass effect’te rpg, açıkdünya, bilim-kurgu türünde diyebiliriz. Hatta aynı oynanış mekaniklerine sahip iki oyun sadece hikâyeler farklı ve karakterler.

Gelelim oyunumuzun konusuna yıl 2183 teknoloji uçmuştur hani hep hayal ettiğimiz o uçan arabalar filan işte bu yıllarda peyda olmuştur. Kahramanımız shepard’ın gemisine ne olduğu belli olmayan bir güç tarafından saldırı düzenlenir. Shepard herkesin tahliye edilmesini söyler fakat normandi gemisinin önemli elemanı olan joker gemiyi terk etmekte karasızdır. Bizde joker’i bir şekilde ikna edip tam kurtuluyoruz derken normandi gemisi patlar ve kahramanımız shepard uzayın derinliklerine savrulur. Daha sonra shepard bir şekilde bulunmuş ve yeni bir teknolojik tedavi sayesinde hayata döndürülüp yaraları bir şekilde tedavi edilip iyileştirilmiştir.

Böylesine uzun bir sinematik videonun ardından oyunumuz bulunduğumuz gemiye saldırı ile başlar. Başlangıçta karakterimizi istediğiniz gibi şekillendirip istediğiniz ismi verebiliyorsunuz. Ama yok ben uğraşamam da derseniz hızlı karakter yapma butonuna basarak çabuk bir şekilde oyuna geçebilirsiniz. Ve artık istesekte istemesekte cerberus için çalışmak zorunda olduğumuzu anlarız. Zira bu tedaviyi yapan bu gizli örgüt meğerse cerberusmuş. Bizi onların lideri olan ismi cismi belli olmayan kişiyle görüştürürler ve bazı görevleri belli koşullarda yapmaya ikna ederler.

Oyunumuzda arkadaşlar diyaloglar çok bol bu seçimlere göre gidişatı şekillendirebiliyoruz. Ve verdiğimiz iyi veya kötü cevaplara göre aynı star wars kotor’daki gibi erdem puanı ve hain puanları alabiliyoruz. Turlarda aldığımız deneyim puanlarıyla karakterimizin yeteneklerini geliştirebiliyoruz.
Yine kotor’daki gibi değişik gezegenlere giderek takımımıza yeni savaşçılar toplayarak bir grup oluşturmaya çalışıyoruz. Bir çok savaşçıyı görevlerini yaparak takımımıza dahil edebiliyoruz ve görevlere giderken alabiliyoruz. Her biri ayrı meziyetlere sahip değişik ırklardan tanıdık tanımadık birçok ismi bir araya getiriyoruz. Görevlere girerken o görevin içeriğine göre elemanlarını seçmenizi tavsiye ederim. Görevlerde ise size çok yardımcı olabiliyorlar ve elemanlarınıza emir vererek bazı yetenekler kullandırabiliyorsunuz.

Silahlar ise oldukça güzel thermal silahlarımız ve bomba atar silahımız mevcut. Çatışmalarda ise siper alarak savaşmak daha güzel olmuş bence, cephaneyi ise fazla dert etmeyi zira öldürdüğünüz düşmanlarınızdan çıkıyor fakat siz yine de bol bulamaç harcamayın derim.
 Ana görevlerin yanı sıra oyunumuzda bir dünya yan görev ve takımımıza aldığımız elemanlarımızın bize olan sadakatini arttıracak bireysel bazı görevlerini yerine getirebilirsiniz ama yok ben uğraşamam diyorsanız sadece ana görevlere odaklanabilirsiniz.

Geliştirmeler konusunda gemimizde bir bölüm var aslında gemimizde birçok bölüm var gezerek mürettebatınızla sohbet ederek yan görevlerini yapabiliyorsunuz veya erdem puanları toplayabilirsiniz. Geliştirme demiştik bu bölümde çeşitli zırh, silah vs. geliştirebiliyorsunuz ve ekibinize dağıtabiliyorsunuz ama bunun için değişik materyallere ihtiyacınız var bunları da değişik gezegenleri araştırarak bulabiliyorsunuz.

Sonuç olarak incelemesi o kadar kolay olmayan ve bir dünya ayrıntısı olan mükemmel bir açık dünya rol yapma oyunu diyebiliriz. Unuttuğum birçok şey olabilir onun için kusura bakmayın ben bu oyunu oynayalı epey zaman oldu. Ama grafikleri çok kaliteli diyebilirim. Hikâyesi ise film tadında hatta filmi olsa bu kadar güzel olamazdı dedirtecek cinsten. Müzik ve sesler oldukça güzel, çevre ve karakter modellemeleri hatta silah modellemeleri oldukça güzel olmuş.

Yapa zekâ fena değil. Oynanabilirlik çok zor değil zira ben oyunun hiçbir safhasında takıldığımı veya sıkıldığımı hatırlamıyorum. Çeşitlilik konusunda tam bir okyanus diyebiliriz hani nasıl assassins creed çeşitlilik konusunda engin ise aynı şeyi mass effect içinde söyleyebiliriz. Hatta oyun bittikten sonra galaksilerde gezinerek birçok alt görevi ifa edebiliyorsunuz. Rpg, bilim-kurgu ve açık dünya oyunlarını sevenler için kaçınılmaz bir oyun hele hele star wars kotor meraklıları zaten kaçımamışlardır. Ben aslında çok rpg sevmem ama kotor ve mass effect bu tarz oyunlara olan bakışımı değiştirdi diyebilirim. İyi oyunlar.












10 Mart 2015 Salı

Assassin’s Creed Rouge ön inceleme



Gün geçmiyor ki bir assassins creed oyunu çıkacağını görmeyelim, ubisoft satışlardan o kadar memnun bir durumdaki devamlı yeni bir oyun çıkarıyorlar. Fakat son çıkan oyunlara assassins fanları biraz tepkili artık işin iyice çıkmaza girdiğini ve oyunun konusunun dağıldığını ve olur olmaz karakterlerin peyda olduğundan şikâyetçiler.

Ubisoft bu eleştirilere ne cevap verir bilmem ama onlar bu durumdan oldukça memnun gözüküyorlar anladığım kadarıyla. Neyse yeni çıkan assassin’s oyunumuzun adı rouge bu oyunumuzda shay patrick cormac adında genç bir suikastçi olma adayını yönetiyoruz. Oyun başlangıcında bir suikastçi olan başka arkadaşı ile training yaparak başlıyor devamında da bazı alıştırmalar bize hatırlatılıyor. Zaten önceki oyunları oynayanlar varsa bu konuda zorlanmayacaklardır.

Dövüş mekanikleri yine aynı eğer iki kişiyle dövüşüyorsak e tuşuna basarak diğerini karşılayabiliyoruz. Yine vurduğumuzda ise akrobatik hareketlerle düşmanımızı ekarte edebiliyoruz. Yine önceki oyunlardaki gibi karakter geliştirmeleri var yani kısacası çoğu geliştirme ve oynanabilirlik özellikleri önceki oyunlardaki ile aynı diyebiliriz. Yine bu oyunda da 4 black flag’taki gibi geminizle engin sulara açılıyoruz.

Muhtemelen yine birçok deniz görevi ve savaşı yapacağız. Bunun yanı sıra yan göreler ve challenge niteliğinde alt görevlerde yapacağız. Yine klasikleşmişlerden olan av bu oyunumuzda da mevcut. Oyunumuzun başında sürpriz bir karşılaşma oluyor assassin’s creed 4’ten tanıdığımız ve geçenlerde oyunu çıkan freedom cry’ın özgürlük savaşçısı adewale’i görüyoruz yıllar geçmiş ve yaşlanmıştır. Yine 3. Oyundan tanıdığımız connor’un akıl hocası olan acchilles’ide adewale’in yanında görüyoruz.

Sonuç olarak yaptığımız ön incelemede yine çok kaliteli grafikler, hikâye ve çeşitlilik konusunda zengin bir içeriğin bizi beklediği kesin assassin’ creed ve aksiyon, macera oyunları sevenler bu oyunu ne olursa olsun oynamanızı tavsiye ediyorum. İyi oyunlar.








6 Mart 2015 Cuma

Heroes İn tThe Sky ön inceleme



Eski atari konsollarında en çok oynadığımız ve en iyi puanı yapıp bir arkadaşlar arasında birbirimize ben şu kadar puan yaptım diyerek hava atığımız oyunların başında gelir uçak oyunları hatırlarımda uçağa tepeden bakardık daha doğrusu her şeye tepeden bakardık ve inanılmaz derecede oyun kare kareydi yani çözünürlük berbattı. Ama biz o zamanlar bunların hiç birini dert etmezdik. Fakat yıllar geçti ve uçak oyunları da teknolojinin ilerlemesiyle beraber çok yol kat ettiler.

Bu gün ön incelmesini yapacağımız oyun ise ücretsiz evet yanlış duymadınız steam’den bedava indirebilirsiniz. Sadece internet ve steam uygulamasıyla oyununuzu rahatlıkla indirebilirsiniz. Çok büyük boyutlu değil sakın korkmayın ayrıca çok sistem isteyen bir oyunda değil.

Oyunumuzda profil açtıktan sonra detaylı menüyle karşılaşıyoruz. İtem shop’tan tutunda uçaklarımıza bakabileceğimiz hangar’a, Premium shop’tan uçaklarımızı geliştirebileceğimiz factory’e kadar birçok değişik uygulamayı kullanabiliyoruz. Oyunumuzda level atlama sistemi mevcut görevlerde çok olduğu için ve sıkmadığı için daha zevkli ve eğlenceli olduğunu düşünüyorum. Üst seviyedeki görevleri açmanız için yapmanız gereken bol bol tur oynayıp level atlamak.
Oyunumuzda bir dünya uçak var arkadaşlar başlangıçta hangi tarafı kullanacağınız size soruluyor. Uçak geliştirme ise bambaşka eğlenceli adeta need for speed’te araba modifiye ediyormuş hissine kapıldım. Birçok parçayı uçağınıza monte ederek geliştirebiliyorsunuz. İsterseniz uçağınızın kanatlarına değişik figürlerde yapabiliyorsunuz.

Oyunda yönlendirme ok tuşlarıyla ama ben gamepad ile oynadım. Oyundaki görevler çok zorlayıcı değil grafiklerde pek iç açıcı değil gerçeği söylemek gerekirse ve bazı patlama efektleri berbat çevre modellemeleri de pekiyi değil ama yine de bedava oyun için hiç de fena değil
Sonuç olarak fazla uzatmak istemiyorum zira oyun çok detaylı ee bu da ön inceleme olduğuna göre geri kalanın kararını oynayarak siz vereceksiniz. Ben de oyunu bitirdikten sonra tam detaylı bir inceleme yaparım. uçak simülasyonlarını sevenler ve bedava sirke baldan tatlıdır diyenler için kaçırılmayacak fırsat derim. İyi oyunlar.






White Night ön inceleme



Eskiden hep gazetelerde çizgi-roman Karaoğlan filan okurduk, film olarak ’ta siyah beyaz görüntüye oldukça aşinayız. Gerçek anlamda klasik yapımların başında gelir siyah beyaz yapımlar. Oyun olarak pek aşina olduğumuz söylenemez zira böyle bir oyun görürsek bu oyunda bir sorun var galiba deriz.
Yani anlayacağınız renkli oyunları daha çok tercih ederiz. Bu oyunumuzda da siyah beyaz temalı bir oyun evet renk namına hiçbir şey yok. Daha çok sanatsal yönüyle ön plana çıkarmaya çalışmışlar. Geçenlerde afterfall reconquest oyunu çıkmıştı o oyunda siyah beyaz’dı. Ama aksiyon ve macera içeren metro benzeri bir oyundu.

Bu oyunumuz ise daha çok macera, gizem, bulmaca içeren bir oyun yani biraz dedektiflik yapabileceğimiz tıkla-ilerle oyunlarına benziyor. Oyunumuz karakterimizin aldığı bir ihbar sonucunda o bölgeye giderken geçirdiği tuhaf kaza sonucu başlıyor. Yaralanan karakterimize bir şekilde birilerinden yardım bulabilmek için etrafı araştırıyoruz.

Sağı solu incelerken büyüteç çıktığında o objelerle etkileşime geçebiliyorsunuz. Bazı yerlerde karanlıkta kaldığınızda kibrit yardımıyla önünüzü aydınlatabiliyorsunuz. Bazı yazılar bularak olaylar hakkında geniş bilgi edinebiliyorsunuz. Aralara biraz gizem ve doğaüstü olaylar da sokulmuş bu da oyunu daha cazip ve oynayanları meraklandıran bir durum olarak göze çarpıyor.

Bazen oyunda sabit kamera açıları olduğu için ve siyah beyaz grafiklere sahip olduğu için karakterinizi görmekte zorlanıyorsunuz ama belli bir zaman sonra alışıyorsunuz.
Sonuç olarak ön incelememizde söyleyebileceklerim bu kadar zira tam incelemeyi oyunu bitirdikten sonra ayrıntılı bir şekilde yapacağım. Biraz gerilim biraz gizem, bulmaca ve değişik bir grafiklere sahip bir oyun oynamak istiyorsanız White night’ı kesinlikle tavsiye ederim. İyi oyunlar.






5 Mart 2015 Perşembe

Belladonna ön inceleme



Macera oyunlarını severiz, oynarız evet ama daha çok popüler oyunların gölgesinde kalan yapımlar olmuşlardır genelde. Hele hele şimdi ön incelmesini yaptığımız türden olan tıkla-ilerle oyunuysa çoğunluk tarafından pek umursanmayan adları çabuk unutulan yapımların başında gelirler.

Belladonna da tuhaf bir hikâyeye sahip içinde aksiyon bulundurmayan, bol bulmacalarla bezeli klasik bir tıkla- ilerle oyunu zira karakterimizi yön tuşlarıyla değil imlecimizin tıklama hareketiyle ilerletebiliyoruz. Oyunumuzun başı çok ilginç tuhaf bir deney gibi gözüken frankeştayn tarzı karakterimizin uyanmasıyla başlıyor buradaki değişiklik ise yönettiğimiz karakterimizin bayan olması yani dişi frankeştayn dersek yanlış söylememiş oluruz. Karakterimiz uyandığında hiçbir şey hatırlamamaktadır bulunduğumuz laboratuvardan bir şekilde çıkıp kurtulmanın yollarını aramaktayız.

İşte oyunumuz böylece başlamış oluyor, daha önceden bu tarz oyunları oynayanlar zaten ne dediğimi anlayacaklardır. Sağa sola iyi bakarak bazı objeleri bir alarak diğer objelere kullanacaksınız. Bunun yanı sıra sizde bulunan objeleri birleştirerek bazı bulmacaları veya açmanız gereken kapıları veya başka şeyleri halledebileceksiniz. Ama bazen ortam da o kadar çok obje var ki acaba hangisini bakacağız veya alacağız diye şaşırabiliyorsunuz. Keşke secret files’taki gibi search scene (araştırma ekrnı) olsaydı. Bize etkileşime geçeceğimiz objeleri direk gösteriyordu böylece bizde fuzuli zaman kaybetmiyorduk.

Sonuç olarak çizgisel klasik tıkla-ilerle macera oyunu sevenlere kesinlikle tavsiye ederim. Benim bu tarzdaki oyunlar için benzetmem var öncelikle sabırlı olmanız gerekir zira bu oyunlarda elinizi kolunuzu sallaya sallaya aksiyon fps oyunlarındaki ilerleyemezsiniz. Bunun yanı sıra orta derecede İngilizce bilmelisiniz, bu tarz oyunların pek Türkçe yaması çıkmıyor ve çoğunlukla diyaloglara dayalı olduğu için çoğu kişi istemeye biliyor. Ve son olaraktan bulmaca çözmeye meyilli olmalısınız arkadaşlar çünkü bu tarz oyunların olmazsa olmazlarındandır. Ama seçim sizin tabii keyifli ve eğlenceli dakikalar geçirebilecek küçük boyutlu güzel bir oyun sizleri bekliyor. İyi oyunlar. 






Dragon Ball Xenoverse ön inceleme



Dünyanın tartışmasın en iyi manga ve animesi olan dragon ball’u herhalde izlemeyen yoktur. Küçükken en çok izlediğim ve aslında bir anime olduğunu bilmeden çizgi-film diye izlediğimiz bu mükemmel yapım yıllardır karşımıza yeni oyunlarıyla çıkmaya devam etti.

Bu yeni oyunun pc’ye çıkması çok güzel oldu zira bandai’nin PC’yle arası pekiyi değil ama zaman zaman bazı oyunları çıkarıyorlar. Yine önceki oyunlarında olduğu gibi cellshade(plastik kaplama) grafikleriyle karşımıza çıkıyor.

İlk başta ne olduğunu anlayamadığınız birkaç dövüşe karakter seçmeden giriyorsunuz. Daha sonradan size pek bilmediğim veya hatırlayamadığım ( çok oldu ya küçükken izliyordum) bazı karakterlerden seçmeniz isteniyor.

Bu aşamayı geçtikten sonra trunks bize basit dövüş eğitimi veriyor. Akabinde ise tuhaf bir dragon ball’a yakışır gezegende gezebiliyoruz birçok kişi ile konuşabiliyoruz ve görevlere gidip dövüşler edebiliyoruz. Karakterimize level atlatarak itemler takarak ve daha birçok şey satın alarak güçlendirebiliyoruz.

Yani anlayacağınız tipik r.p.g dövüş oyunu diyebiliriz. Acaba ana karakterimiz olan goku’yu alma var mı? Veya diğer karakterleri alma var mı açık söylemek gerekirse bunu oyunda ilerlediğimiz zaman ancak anlayabiliriz.

Sonuç olarak yaptığımız bu ön incelemede tam detaylı ve kesin bilgi vermek çok zor amacımız ilk bakış hani şöyle bir bakalım oynanışı, grafikleri filan nasıl gibi. Anime ve manga dünyasının 1 numaralı yapımının yeni oyununu pc’nizde keyifle oynamak artık size kalmış eğer bu tarz oyunları seviyorsanız kesinlikle kaçırmayın derim. İyi oyunlar.







3 Mart 2015 Salı

Republique ön inceleme



İçinde gizem, gizlilik ve macera olan filmler ve oyunlar bize hep ilginç gelmiştir. Belki bizi daha çok heyecanlandırdığı için veya acaba ne olacak dedirttiği içinde olabilir. Bugün ön incelemesini yapacağımız oyunumuz republique’de bu tarz oyunlarda diyebiliriz.

Hope adında yönettiğimiz karakterimiz tuhaf bir hastane tarzı ve gelişmiş bir araştırma merkezinde bir şekilde kaçmaya çalışıyor, zaten post modern bir havası olan oyunumuzun muhtemelen yıl olarak 2000 bilmem kaç yılı olduğunu söylemek biraz güç ama günümüzden çok ileride olduğu kesin.
Karakterimizi yönlendirme çok ilginç neden mi? Zira tıkla-ilerle oyunlarındaki gibi imleç tıklamasıyla karakterimizi yönlendiriyoruz.

Yani yön tuşları sadece kameraları yönlendirmede işe yarıyor. Kamera demişken karakterimize kameralara geçiş yaparak değişik açılardan yardımcı oluyoruz ve açamadığı kapıları ve gitmesi gereken yerleri gösteriyoruz. Bunu yapmak için space tuşuna basmanız yeterli ya da ekranın sağ üst tarafında gözüken göz simgesine tıklayın.

Hücrenizden kaçarak gizlice bekçilere gözükmeden ilerlemek zorundasınız. Eğer bekçiler sizi yakalarlarsa hücrenize geri tıkıyorlar. Fakat bulduğunuz biber spreyi ile bekçilerin suratına sıkarak hemen kaçabilirsiniz. Devamlı oyunu durdurarakta değişik kameralara geçip karakterinizi daha rahat görerek yönlendirebilirsiniz.

Karşımıza çıkacak olan bulmacaları bir şekilde çözmeye çalışıyoruz fakat önceden de yazdığım gibi devamlı saklanmak zorundasınız, Zira her yer bekçilerle dolu.
Grafik bakımından güzel bir oyun hikâyeside çok ilgince benziyor. Zira orijinal bir oynanış mekaniği var. Karakterimize kameralar aracılığıyla yardım etme açıları bizim yapmamız gerçekten harikulade bir fikir olmuş. Şunu da hatırlatayım bu oyunda bölüm bölüm piyasaya çıkacak arkadaşlar. İyi oyunlar.





Dynasty Warriors 8 Empires ön inceleme



Tarihi simülasyon ve strateji oyunları hep çok ilgimizi çekmiştir. Oynamaktan bir an bile sıkılmamış ve her oynadığımızda büyük keyif almışızdır. Bugünkü ön incelemesini yapacağımız oyunda tarihi günümüze getiren oyunlardan bir tanesi olan dynasty warriors 8 empires oyunu
Dynasty warriors’un empires oyunları aslında hikâye barındırmayan daha çok haritada bölge ele geçirmeye dayalı sıradan oyunlarındandır. Lakin bunu oynanır hale getirebilmek için yeni karakter, değişik yetenekler, karakter yapabilme ve bonus içerikler gibi şeyler koyarak oyunseverlerin beğenisine sunuyorlar.

Bu oyunumuzda hikâyemizden bahsetmiyorum sadece kısaca eski çinde üç krallık zamanında geçen büyük savaşları ve o savaşlarda yer alan efsane insanları anlatan bir hikâye diyebilirim. Ana oyunlarla aynı oynanış mekaniklerine sahip olan oyunumuzda sadece stragems kullanabiliyoruz. Değişik stragemler mevcut bunları oyun içinde alıp turlarda kullanabiliyoruz.

Empire modda ise eski oyunlara nazaran daha strateji öğesini ön plana çıkarmışlar bir ara zamanı değiştirirken aklıma yine aynı firmanın bir diğer oyunu romance of the three kingdoms geldi. Bu oyundaki gibi counsil var adamlarınızı toplayıp istişare edebiliyorsunuz.

Yine eski oyunlardaki gibi eventler var bu eventleri yaparak karakterlerin değişik resimlerini veya bonus içeklerini açabiliyorsunuz. Edit modda ise istediğiniz gibi karakter yapıp oynayabiliyorsunuz.
Gelelim oynanış mekaniklerine karakterlerimize turlara girmeden önce istediğiniz silahı seçip kullanabiliyorsunuz. Alternatif silahınızı da istediğinizi seçebilirsiniz. Bu oyunda 9 karakterin silahını yenilemişler yine silahlarınızı geliştirebilir ayrıca element takabilirsiniz.

Karakterlerinize item’de takarak güçlendirebilirsiniz. Karakterlerimizin bir dünya silahları var bunlara galeriye girip bakabilirsiniz. Hatta birçok değişik şeye bakabilirsiniz. 8 extreme legends’ta level atlama sistemi vardı bu oyunda öyle bir şey yok bunun yanı sıra güçlü silahları nasıl açacağımızı da pek anlamadım zira öldürdüğümüz düşmanlardan hiçbir şey çıkmıyor. Eski oyunları oynadım evet en son 5 empires’ı oynamıştım o oyun bu kadar karışık değildi daha ayrıntısız düz bir oyundu bu oyunu daha çok detaylandırmışlar ancak oyun bitirdiğim zaman detaylı anlatım yapabilirim.

Neyse sonuç olarak eğlenceli, zevkli zaman geçirmek istiyorsanız ve çin tarihini çok seviyorsanız önceden dynasty warriors’u biliyorsanız pc’de yine oynamak isterseniz yalnız şunu hatırlatmadan geçmeyeyim grafiklerden yine bir şey beklemeyin, çoğunlukla bir önceki oyunla aynı diyebilirim. Oyunu gamepad ile de oynayabilirsiniz fakat tuşları atamak biraz zor arkadaşlar. İyi oyunlar.







2 Mart 2015 Pazartesi

Assassin’s Creed Freedom Cry ön inceleme



Son yıllarda dur durak bilmeyen hızına yetişemediğimiz yapımlardan biri olan ve her yeni oyunuyla ses getiren assassin’s creed’in ilk dlc olarak karşımıza çıkan fakat daha sonradan genişletilmiş paket olarak piyasaya sürülen assassin’s creed freedom cry oyununu inceleyeceğiz.

Aslında bize çok yabancı olmayan bir karakteri yönetiyoruz. Black flag’tan tanıdığımız Edward kenway’in serdümeni yani ikinci kaptanı adewale’in özgürlük savaşını ve intikamını bu oyunda görüyor ve oynuyoruz. Black flag’i oynayanlar hemen hatırlayacaktır adewale suikastçilere katılıyordu.

Aslında oynanış mekanikleri konusunda çok değişiklik yok zira 4 black flag’taki her şeyle bire bir aynı diyebiliriz. Sadece ufak birkaç değişiklik var adewale’i yönetmemiz ve silahlarında da bazı değişiklikler var mesela blunderbuss adı verilen geniş namlulu tüfek tarzı silah, bunun yanı sıra machete. Bu silahları da geliştirip daha iyi olanlarını satın alabiliyoruz fakat onun içinde paraya ihtiyacınız var. Bol bol görev yapıp hazine sandıkları bulup istediğinizi satın alabilirisiniz.

Oyun her ne kadar dlc gibi gözükse de aslında kendi başına bir oyun diyebiliriz. Zira oyunu 4 black flag olmadan da oynayabiliyorsunuz. Ben direk kurdum hiçbir sorun olmadan oynadım zaten video incelemeyi öyle yaptım. Yani illaki assassins creed 4 black flag pc’nizde kurulu olacak diye bir kaide yok.

Sonuç olarak önceden de yazdığım gibi 4. Oyunla hemen hemen farklılık göstermeyen bir yapıya sahip bazı görevlerde de değişiklik olabailir. Adewale’le daha çok köleyi özgürlüğüne kavuşturma mesela gerçi edward’lada köle kurtarma görevleri vardı. Adewale’in amacı onun gibi küçüklüğünden beri tutsak edilmiş insanları özgürlüğüne kavuşturmak olduğu için biraz daha fazla esir kurtarma oynayabiliriz belki buda biraz sıkabilir. Neyse sonuç olarak bu oyunun hayranlarının kaçırmaması gereken bir oyun. İyi oyunlar.





Yeni yayınları kaçırma!