Haziran 2016 ~ karekareoyun

English (US) Deutsch Français Русский 中文(简体) Português Italiano 日本語 한국어 Español
Twitter Bird Gadget
slideshow

Men of War inceleme (pc nostalji)

Mükemmel bir 2.Dünya savaşı simülasyon, strateji oyunu.

slideshow

Prototype inceleme (pc nostalji)

Aksiyonu dibine kadar yaşayabileceğiniz harika bir oyun.

slideshow

Ninja Cats vs Samurai Dogs inceleme

Kedi köpek kavgalarını değişik boyutta yaşayacağınız farklı bir yapım

slideshow

Senran Kagura Shinovi versus Ön inceleme

Seksi anime dövüşçüleriyle oynamaya hazır olun.

slideshow

Armikrog ön inceleme

Stop-motion ile hayata geçirilmiş süper bir macera oyunu.

slideshow

E.T Armies ön inceleme

Killzone benzeri harika bir fps oyunu.

slideshow

2016 Yılı Güncel Tıkla İlerle Macera Oyunları Listesi (güncellendi)

Macera oyunlarını sevenler için hazırladığım geniş çaplı bir liste

slideshow

Sunset Riders inceleme ( retro arcade game)

Atari salonlarının vazgeçilmez arcade kovboy oyunu.

slideshow

Youtube kanalıma abone olmayı unutmayınız

oyun inceleme,ön inceleme,nostalji,retro ve daha birçok video incelemeyi kanalımda bulabilirsiniz.

29 Haziran 2016 Çarşamba

12 Labours Of Hercules V: Kids of Hellas (mini game) ön inceleme

Birçok ön inceleme yaptım ama hiç benim mini oyun diye tabir ettiğim düşük boyutlu genelde aynı ve sabit mekânlarda oynanan PC’nizde fazla sistem gerektirmeyecek türden oyunların hiç ön incelemesini yapmamışım. Ya denk gelmedim ya da gözden filan kaçırdım herhalde. Neyse işte bir tanesini yakaladım, daha önceden iki oyununu bitirip tam incelemesini yaptığım 12 Labours of Hercules oyununun 5.si olan Kids of Hellas’ın ön incelemesini yapacağı bugün.

Daha önceden bu oyunu oynayanlar varsa veya buna benzer oyunları bu oyunu zaten rahatlıkla oynayabileceksiniz. Eğer oynamadıysanız bile inceleme videolarımı izlediyseniz ne kadar zevkli ve eğlenceli bir oyun olduğunu görmüşsünüzdür. Son çıkan oyun adından da anlaşılacağı üzere çocuklarla alakalı; turlarda ele geçirilen ve savaşçı beyinleri yıkanıp veya bir şekilde hipnoz edilip karşımıza savaşçı olarak çıkarılmaya çalışılan çocukları kurtarıp onları özgürleştiriyoruz.

İlk olarak şunu söyleyeyim bu tarz oyunlarda çok yenilik beklemek doğru olmaz, zira bu tarz oyunlar her ne kadar yıllar geçse de pek ilerleme kaydetmeyen daha doğrusu kendilerine has olan o arcade Retro tarzından çıkmayarak bir şeyler yapmanın peşindeler. Yani düşük boyutlu oyun sistem gereksinimleri düşük, grafikler çok etkileyici değil ortalama 2 boyutlu grafikler ve pek değişmeyen sabit grafikler. Yine ilk oyundaki gibi haritamızda ilerleyerek görevleri yapıyoruz. Mouse hızı gerektiren bu görevlerde işçilerimizle hızlı bir şekilde hareket etmemiz gerekirken bazı yerlerde yine önceki oyunlardaki gibi herkül’ün bize yardımıyla görevleri geçebiliyoruz. Görevlerde yine bonus yardımcılar olabiliyor. Aralarda puzzle görevleri ve extra boss savaşı niteliğinde turlarda oynayabiliyoruz.

Sonuç olarak bu oyunla alakalı yazımı daha fazla uzatmak istemiyorum. Zaten alttaki inceleme videomu izlediğinizde daha ayrıntılı bilgiye sahip olacaksınız. Önceki 12 Labours hercules oyun incelemesi videolarını da izleyip daha iyi mukayese yapabilirsiniz. Ama dediğim gibi çok bir değişiklik yok. Fakat yine de oyunu tam bitirdikten sonra eski oyunlarla yeni oyun arasındaki farkları, artılarını eksilerini konuşuruz. Oyunlar hakkında, youtube kanalım veya blog sayfam hakkında öneri, görüş ve yorumlarınızı bekliyorum. Ayrıca oyunlarla alakalı sorularda sorabilirsiniz elimden geldiğince sizlere yardım etmeye çalışacağım. Hepinize iyi oyunlar. 


12 Labours Of Hercules V: Kids of Hellas12 Labours Of Hercules V: Kids of Hellas



25 Haziran 2016 Cumartesi

Battlefield 4 inceleme

Sizlere çoğunlukla açılışı atari salonlarından anılarımla açtığım olmuştur. Yine sizlere açılışı öyle yapacağım. O zamanlar fps oyun nedir hiç mi hiç bilgim yoktu. İki kişi oynadığımız şimdi ismini bile hatırlamadığım ekranda sadece hedef gözüken ve karşımıza çıkan düşmanları vurduğumuz bir oyundu. Bir de oyun makinesine bağlı tabanca veya uzi tarzı silahlar vardı. Aranızda hatırlayanlar oldu mu bilmiyorum ama silahlarımız ile ekrana saldıran düşman askerlerini vururduk. O oyunu 2 kişi oynamanın keyfini anlatamam. Ama her ne kadar 2 kişi oynasak da oyunun zorluk seviyesi arttırıldığı için çok dayanamazdık. Daha sonraları değişik daha kaliteli fps oyunlar gördük oynadık. Mesela ps1’de oynadığım Quake 2’yi asla unutamam. Yine ps1 demişken ps2’de oynadığım ve unutamadığım oyunlardan bir diğeri ise Battlefield 2 Modern Combat’tı. Yıllar geçti o Battlefield’ı oynamamın üstünden ve işte en son çıkan Battlefield oyununun incelemesini yapmak ise bugüne nasip oldu.

Modern fps denilince hepimizin aklına ilk gelen oyunlardan biridir Battlefield, ne zaman yeni bir oyununun trailer’ını görsek veya bir oyununu oynamaya başlayacak olsak hepimizin içini değişik bir heyecan kaplar. Bu oyuna başlarken de hepinizde olmuştur diye düşünüyorum. Oyunda 7 bölüm oynayabiliyoruz. Fakat sadece 7 mi? Diye sanki azmış gibi sorgulamayın zira turlar epey uzun ve easy’de oynamanıza nazaran bir o kadar da zor. Oyunumuzun hikâyesi ise kısaca şöyle. 2020’li yıllara doğru güçlenen Çin artık dünyada büyük söz sahibi ve süper güç olmuş bir ülkedir. Fakat bu durum bazı iç ve dış isyanları ve terör olaylarını tetiklemiştir. Bunun sonucunda burnunu her şeye sokan ve tek süper güç olmak isteyen Amerika olaya bir şekilde müdahale edilmesi gerektiğini düşünür ve özel bir timi bu göreve yollarlar.

Ekibimiz üç kişilik bir ekip bizim yönettiğimiz karakterin adı recker yanımızda ise pac ve irish adında iki asker daha var. Bir de sonradan ekibimize dahil olacak asyalı bayan eleman hannah var. Oynamayanlar için hannah ile ilgili fazla bilgi vermek istemiyorum yoksa sürprizi bozarım. Turlarda genellikle yalnız kalmıyoruz illa ki bir ki yanımızda oluyor. Hatta Çin’de esir düştüğümüz bir bölümde bile bize yardım eden bir eleman vardı. Battlefield 4’te olan bir yenili ise ekibimizdekilere emir verebilmemiz olmuş. Fakat bu o kadar detaylı bir emir verme opsiyonu içermiyor. Sadece belirlediğiniz siperlerden size ateş eden düşmanları hedef göstererek taciz ateşi yaptırabiliyorsunuz. Artık denk getirip vurabilirlerse ne ala.

Turlara girerken silah seçemiyorsunuz fakat turlarda bulunan özel mühimmat kutusunu bulduğunuzda istediğiniz silahı alabilirsiniz. İki silah kullanabiliyorsunuz ve bu silahları açmadan kullanamıyorsunuz. Silahları öldürdüğünüz askerlerden alarak veya turlarda bazı kıyı köşe yerlere saklanmış olanları bularak ya da bazı görev babında şeyleri yaparak sizden istenilen puanı yaptığınızda listeden birçok silahı açabilirsiniz.  Merminiz bittiğinde de yine mühimmat kutusunu bulmalısınız ya da hemen yakınınızda olan bir düşman askerinin silahı ne olursa olsun alıp kendinizi savunmalısınız. Oyunda benim en dikkatimi çeken noktalardan biri Battlefield’ta çok alıştığımız araç kullanımının az olması. Sadece bir turda tank ve panzer tarzı araç kullanabiliyoruz. 3. Oyunda hatırlarsanız mükemmel bir savaş uçağı ile oynadığımız harikulade bir tur vardı. Ama ne yazık ki bu oyunda öyle bir tur yok. Aralarda ufak tefek bot, tekne tarzı araçlar da var ama daha geniş kapsamlı bir anlamda yani helikopter, uçak gibi ve uydu bombalama silahları gibi vasıtalar yok. Araç kullanımı konusunda Battlefiled Call of duty’nin çok gerisinde kalıyor doğrusu.

Grafik bakımından çok kaliteli olan ve frostbite engine ile işi üst seviyeye taşıyan Dice hikâye modunu da biraz daha anlamlı hale getirirse sevinirim. Evet, son yıllarda oyunlar multiplayer modlara daha önem verir oldular ama senaryo modlarının da öyle eften püften savsaklamanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Müzik ve sesler oldukça başarılı hele hele bir tane çalan müzik var bayağı hoşuma gitti. Sonda credits’te de çalıyor hani. Çevre, karakter, silah ve hasar modellemeleri yine başarılı fakat Battlefield 4’ün pc’ye optimize sorunu hepimize deliye çevirmiştir. Genelde assassin’s creed’in alıştık ama Battlefiled’ın böyle sorunlarla karşımıza çıkmasına şaşırdım doğrusu. İr dünya güncelleme ile bile sorunları tam anlamıyla halledememişler. 

Yapay zekâya değinecek olursak oyundaki en kötülerden biri hem düşmanın hem de bizim yanımızdaki elemanların salaklıklarına örnekler verebiliriz. Bizim iki eleman sağ ve sol kanada geçip siper alıyorlar bende sanıyorum ki ‘’oh bana sağdan soldan saldıramazlar dikkatimi sadece önümdeki düşmana verip işlerini bitireyim’’ diyorum. Lakin saldırımı yaparken bir bakıyorum sağdan soldan bana birileri ateş ediyor. Meğerse düşman askerleri bizim elemanların yanında geçmiş de onların ruhu bile duymamış. Yani anlayacağınız sağınızı solunuzu hatta arkanızı bile kollayın yanınızdaki elemanlara güvenmeyin. Onlara emir vermede çok bir işe yaramıyor. Benim sadece bir turda çok işime yaradı o kadar. Ama her ne olursa olsun bizi en çok heyecanlandıran soluksuz oynadığımız Battlefield’lar olmadan yapamayız bence. Eksileriyle artılarıyla, hataları olsa da oynamaktan vazgeçmeyeceğimiz bir başka Battlefield oyununda görüşünceye kadar arkadaşlar sağlık ve esenle kalın. Hepinize iyi oyunlar.



Battlefield 4 Battlefield 4

Battlefield 4 Battlefield 4

Battlefield 4 Battlefield 4

Battlefield 4 Battlefield 4

Battlefield 4 Battlefield 4




21 Haziran 2016 Salı

SteamWorld Heist ön inceleme

Teknolojinin gelişmesiyle beraber oyunların da ilerlemesi kaçınılmazdı. Gerek grafikleri bakımından gerekse oyunun uzunluğu bakımından. Bu durum da haliyle oyunların boyutlarına yansıdı. Son yıllarda çıkan birçok oyun uçuk boyutlarla karşımıza çıktı. Zaten oyunu eğer pc’de oynayacak iseniz yandınız, zira oyunun boyutuna mı yanacaksınız yoksa indirdikten sonra acaba benim pc bu oyunu kaldırır mı? Diye hayıflanıp kendinize sorular sorup duracaksınız.  Birçok oyun firması ise işi online’a dökerek mltiplayer modlarla daha fazla kullanıcı sayısına ulaştılar böylece büyük paralar kazandılar.

Bu gibi durumlarda imdadımıza bağımsız stüdyo yapımları yetişiyor. Bu tarz oyunlar genelde düşük boyutlu olurken pc’nizde kasmadan, takılmadan rahatlıkla oynayabiliyorsunuz. İşte bugün de ön incelemesini yapacağım oyun düşük boyutlu ve pc’nizde kasmayacak çoğu oyun eleştirmenlerinden yüksek notlar almış olan SteamWorld Heist. İlk oyunu SteamWorld Dig olan oyunumuzun bu 2. Serisinde ilerlemeli yerine işi strateji, rpg karışımı aksiyon ve macera karışımı bir harmanlama yapmışlar diyebilirim. Oyunda karakterinizi w, a, s, d ile yönetiyorsunuz lakin ancak parça parça ilerleyebiliyorsunuz. Karşınıza çıkan düşmanlarınız siper alarak ve eğer yapabilirseniz bilardo’da ki gibi bant kullanırcasına mermi sektirerek de vurabilirsiniz. Yönlendirme konusunda başta biraz zorluk çekseniz de ekranın sağ üst tarafında tuşlar devamlı gözüküyor. Zaten oynadıkça eliniz bir zaman sonra yatkınlaşıyor.

Turda ilerlerken bir zaman sonra size bir eleman daha veriliyor. Bu elemanlarla sırasıyla oynayabiliyorsunuz. Düşmanınıza çok yaklaştığınızda ise yumruklarınızı konuşturmak zorunda kalıyorsunuz. Oyunda level atlama sistemi var arkadaşlar; level atladıkça karakterlerinizin yeni yetenekleri açılıyor.  Turları geçtiğimizde ise ana gemi tarzında bir şeye biniyoruz ve oradan değişik görevlere gidebiliyoruz. Karakterlerimize yeni silahlar ve ekipmanlar alıp giyindirip kuşandırabiliyoruz. Daha sonradan ekibinize yeni elemanlarda ekleyebiliyorsunuz. Ben video incelemede denemedim ama siz deneyebilirsiniz. Bu oyunun ön incelemesi için çok faza şey yazdığımı düşünüyorum ileride oyunu bitirdikten sonra en ayrıntılı bir şekilde incelemesini yapmak dileğiyle hepinize iyi oyunlar arkadaşlar.


SteamWorld HeistSteamWorld Heist



18 Haziran 2016 Cumartesi

Onechanbara Z2: Chaos ön inceleme (pc)

Çocukken atari salonlarına gittiğimde en çok oynadığım oyunlar genellikle dövüş oyunları olurdu. Bazen ilerlemeli şimdilerde adlarını bile hatırlamakta güçlük çektiğim harika oyunlardı. Bazıları ise karşılıklı dövüş oyunlarıydı. Yıllar içinde değişik tarzda dövüş oyunları gördük, bunlar beat’em up bir de kesmeli biçmeli ise bir nevi God of war veya Castlevania diyebileceğimiz Hack and slash tarzı oldu. Bugün ön incelemesini yapacağımız anime tarzı vurdulu kırdılı hack and slash oyunu ise çok tuhaf ve akılda kalıcı bir ismi olmayan Onechanbara Z2: Chaos.

Oyuna girdiğimizde bizi oldukça zengin bir mod yığını karşılıyor, practice yapabileceğimizden tutunda mission, story, quest, coordinate gibi modlar mevcut. İlk önce practice’e girip iyice serileri hareketleri öğrenip ondan sonra diğer modları oynayabilirsiniz. Oyunda 4 tane birbirinden güzel ve seksi bayan savaşçıyı kontrol edebiliyoruz. Bu karakterleri aynı aranızda oynayanlar var mı bilmiyorum ama koei oyunlarından olan Warriors Orochi ve Dynasty Warriors Strike Force’ta ki gibi aynı karakter üzerinden değiştirerek yönetebiliyoruz. 4 karakterinde 2 çeşit kullanabildiği silahlar mevcut oyun içinde bunları değiştirebiliyorsunuz. Ayrıca menüdeki Battle setting’den karakterlerinize istediğiniz silahı vs. alabiliyor ve ekip yapabiliyorsunuz. Oyunda level atlama sistemi mevcut, level atladıkça yeni seriler güçler açıp karakterinizi daha güçlü bir hale getirebiliyorsunuz.

Gamepad ayarlarıyla ilgili bazı hatırlatmalarda yapayım arkadaşlar oyunu gamepad ile oynayabiliyorsunuz. İstediğiniz tuşları atayın zira bazı tuşlar işlevsiz. Mesela karakter değiştirme boştu, ben kendim kafama göre bir tuşa atadım. Lakin gamapad takılı olsada options’tan gamepad işaretleseniz de menüde gezerken bir işe yaramıyor. Gamepad tuşları sadece oyun içinde aktif olabiliyor. Yönlendirme ve kamera açısı filan rahat yapılıyor fakat menüde ne yazık ki klavyeden yön tuşlarıyla gezebiliyorsunuz. Ben biraz klavye ile de oynamaya çalıştım ama ne fayda ne kamera açısı yapabildim ne de karakteri rahat yönetebildim.


Story moda girdiğimizde ise yine pratik babında ısındırma amaçlı bir bölüm oynuyoruz. Burada sadece bir bayan karakteri yönetebiliyoruz. Ondan sonraki bölümde bize iki karakteri yönetme şansı veriliyor. Karşımıza bayağı zombi ve türlü abuk sabuk yaratıklar çıkıyor. Akabinde ise acayip bir güce sahip oluyoruz. Böyle vampire gibi bir şeye dönüşen bir karakterimiz bayağı çıplak ve seksi bir şekilde karşımıza çıkıyor. Bana kill bill’i hatırlatan bu oyunun şimdilik ön inceleme itibariyle sizlere sunabileceğim bu kadar, oyunu ileride tam bitirdikten sonra eksiğini gediğini artılarını eksilerini konuşuruz. Hepinize iyi oyunlar arkadaşlar.



Onechanbara Z2: ChaosOnechanbara Z2: Chaos



14 Haziran 2016 Salı

Senran Kagura Shinovi versus Ön İnceleme (pc)

Son zamanlarda iyiden iyiye anime oyunların incelemelerine bayağı bir ağırlık verir oldum. Olsun aslında benim denk getirdiğim bir şey değil, sonuçta yeni çıkan oyun oluyor ve bu oyunu inceleyeyim diyorum bir bakmışım ki oyun anime oyunu. Yine benzer oyunlar denk geldi diyebilirim. Mesela Smashing the Battle güzel bir hack and slash oyununuyken aynı şekilde son incelemesini yaptığım oyunlardan biri olan onechanbara da bu oyun benzer bir yapım. Ayrıca karşılıklı dövüş oyunu koihime enbu ve bugün incelemesini yapacağımız Senran kagura Shinovi versus birbirlerine benzer oyunlar diyebiliriz. Aynı zamanda bu oyunların birbirine yakın bir diğer özelliği ise seksi bayan karakterleri yönetmemiz.

İlk olarak oyuna başladığımızda bize üç okul’dan biri seçmemiz isteniyor. Bunlar: hanzo Academy, gessen academy ve hebijo Academy. Herhangi bir okulu seçebilirsiniz burada çok takılmayın zira oyun içinde diğer okullara geçip oynayabiliyorsunuz. Oyunu gamepad ile de zorlanmadan oynayabilirsiniz. Oyun başladığında ise ana karakterimizle okulumuzda gezebiliyoruz. Bayağı zengin bir içerikle karşı karşıya kalıyoruz. İlk olarak etrafı gezip biraz bilgi edinmenizi daha sonra ilk iş olarak hikâye moduna yani story moda girip training’i geçmenizi tavsiye ederim. Okulda gezerken bakabileceğimiz yerler ise şunlar: missions ve dojo, bu iki modda oyunun hikayesini yan görevlerini,training’i ve challenge tarzı bölümleri oynayabiliyoruz. Dressing room: burada karakterimizi giyindirip kuşandırabiliyoruz. İstersek kostümünü değiştirip saç şeklini dilediğiniz gibi yapabiliyorsunuz. Store: buradan turlarda kazandığınız paralarla birçok değişik şey satın alıp kullanabiliyorsunuz. Library: burada ise satın aldığınız ve oyunda açtığınız şeylere bakabiliyorsunuz. Bunların hepsine gezerek ulaşabilirsiniz. Fakat yok ben gezmem diyorsanız da eğer gamepad ile oynuyorsanız r2 tuşuna bastığınızda ekrana bütün bu modların hepsi gelecek. İstediğinize hızlı bir şekilde gidebilirsiniz. Burada karakter değiştirebilirsiniz. Ayrıca okul değiştiripte diğer senaryoları da oynayabilirsiniz. Oyunda edindiğiniz records’lara yani kayıtlarınıza da göz gezdirebilirsiniz.

Gelelim oyun içi mekaniklere, oyunda birçok değişik seri hareketler yaparak combolar çekebiliyoruz. Bunun yanı sıra sağlık barınızın altında bulunan parşömen tarzı resmi olan güçleri doldurduğunuzda shinobi transform yapabiliyorsunuz. Daha sonra ise L2 kare veya üçgen tuşlarına basarak özle saldırı güçlerini kullanabiliyorsunuz. Oyunda level atlama sistemi mevcut, siz level atladıkça karakterinizin güçleri artıyor ve yeni hareketler açarak kullanabiliyorsunuz. Bunun yanı sıra turlarda birçok extra içerik açıp library’den bakabilirsiniz. Bir de değişik kostümler açarak dressing room’a giderek karakterlerinize giydirebilirsiniz. Oyunda karşımıza sıradan Ninja savaşçılar gelebilirken bazı turlarda ise diğer okullardan olan boss niteliğinde Ninja bayan savaşçılar geliyor ve onlarla kıyasıya bir savaşa girebiliyoruz. Eğer eğlenceli vakit geçirmek istiyorsanız beat’em up tarzı anime dövüş oyunlarını seviyorsanız Senran Kagura Shinovi Versus’u sizlere kesinlikle tavsiye ediyorum iyi oyunlar.


Senran Kagura Shinovi versus Senran Kagura Shinovi versus





10 Haziran 2016 Cuma

Teenage Mutant Ninja Turtles: Turtles in Time inceleme (retro arcade game)

Çocukken en sevdiğim her yeri çıkartmalarıyla süslediğim ve hiçbir bölüm çizgi-filmlerini kaçırmadığım filmlerini defalarca kez izlediğim şimdilerde ise pek umursamadığım sempatik ve eğlenceli kahramanlar olan Ninja kaplumbağaların oyunlarından biri olan Teenage Mutant Ninja Turtles: Turtles in Time’ın Retro arcade incelemesini yapacağız.

Ninja kaplumbağaların onlarca oyunu çıkmıştır belki de günümüze dek. Daha kısa bir zaman önce yeni oyununun ön incelemesini sizlerle paylaşmıştım. Bu oyunlardan hemen hemen hepsini oynamama rağmen beni en çok etkileyen Ninja kaplumbağaları oyunu atari salonunda arkadaşlarımla oynadığım ve bir türlü bitiremediğim 4 kişiye kadar oynanabilen olan Teenage Mutant Ninja Turtles: Turtles in Time’dır. Yıllar sonra emülatörler sayesinde sınırsız credits yani jeton diyelim ve gamepad ile oynayıp istediğimiz yerde kaydedebilme özellikleri ile rahatça oyun bitirebiliyoruz.

Oyunda istediğimiz Ninja kaplumbağayı alıp başlayabiliyoruz. Eğer 2 gamepad’iniz varsa 2 kişi oynayarak o atari salonlarının havasını evinizde hatırlayıp yâd edebilirsiniz. Hatta 4 kolunuz varsa 4 kişi bile oynayabilirsiniz. Oyunu mame emülatöründe sorunsuz bir şekilde çalıştırıp tv’nizde tam ekran olarak da oynayabilirsiniz. Oyunda gamepad ile hareketler çok basit zaten 2 tuş ile işi bitirebiliyorsunuz. Bunun yanı sıra her turun sonunda hemen hemen çoğu arcade oyunda olan boss savaşları yapıyoruz. Bonus tur gibi ekstra turlar yok ama kaykay’lı olan tur tek kelime ile harika ve bir o kadar da eğlenceli diyebilirim. Oyunda kullanabileceğiniz özel güç de var turda bulunan pizzaları aldığınızda tek kullanımlık bir hareket yapabiliyorlar. bir de en sevdiğim özellik sağlık barımız,çoğu arcade oyunda tek can olabiliyorken bu oyunda bize verilen çentikler bitmeden oyun bitmiyor bu da biz oyun severlerin canını sıkmıyor haliyle.

Sonuç olarak yaşı 30 ve üstü olanların ‘’vay be ne oynardık bu oyunu atari salonlarında, hey gidi günler’’ diyeceği ve belki de tekrar oynamak isteyecekleri yaşı küçüklerin ise ‘’ne kadar kötü grafikler! Bu oyun oynanır mı?’’ diye burun kıvıracakları, lakin bu oyunların aslında şimdiki oyunların ilham kaynağı, atası olan ve kendi piyasaya çıktıkları yıllarda grafikleri en kaliteli olan bu oyunları görmezden gelmeyerek küçümsememek gerekir. Hepinize iyi oyunlar arkadaşlar.



Teenage Mutant Ninja Turtles: Turtles in TimeTeenage Mutant Ninja Turtles: Turtles in Time




7 Haziran 2016 Salı

Batman: Arkham Origins The Complete Edition inceleme (pc)

Küçükken çoğumuz birçok süper kahramanı sever ve onlara bir şekilde özenirdik, çizgi filmlerini, filmlerini izleyip onlar gibi hareket etmeye, konuşmaya, giyinmeye filan çalışırdık. Mesela hatırlarım yıllar önce bayağı eski tabii ben çocukken Show TV’de Batman’ın dizisi vardı çok eski bir dizi idi onu izlerdim. Onun yanı sıra yeşil dev ’in komik görsellerle bezeli dizisini de seyrederdim. Bir de Star’da o zaman adı başka idi ya star1 ya da interstar tam net hatırlamıyorum. Parlament sinema geceleri olurdu. Bu gecelerde sinema ’da yeni vizyona girmiş kaliteli gişe filmleri gösterilirdi. O zamanlar Batman’i Michael keaton’ın oynadığı ve joker’i jack nicholson’un canlandırdığı harika filmlerini izleyerek kendimden geçerdim. O masalsı gotham şehri beni büyüler ve o şehirde bir süper kahraman Batman olduğumu hayal ederdim.

Yaptığım başlangıçtan bugün hangi oyunun incelemesini yapacağımızı zaten anlamışsınızdır. Genelde böyle bazı değişik konularla giriş yapıp sonra oyuna bağlıyorum. Bugün incelemesini yapacağımız oyun seri olarak devam eden Batman Arkham Origins The Complete Edition. Neden complete edition? Şundan arkadaşlar bütün oyuna dair çıkan indirilebilir olan içeriklerin hepsinin toplanmış oyunun en son hali veya versiyonu diyebiliriz. Ayrı ayrı dlc’lerle uğraşmak istemeyen arkadaşlar bu oyunla bütün indirilebilir içeriklere sahip olabilir. Gelelim oyunumuza Arkham Origins, bu oyun bizi gotham şehrinde olan her şeyin başına yani tabiri caizse hikâyenin başına Batman’in bu şehirdeki amansız suçlularla olacak kıyasıya mücadelesinin kaynağına götürüyor.

Bu oyunda çoğu kafa düşmanlarımızla yeni yeni tanışıyoruz zira. Bunların en tanıdıkları joker ve penguen mesela. Oyundaki mekanikler ve dövüş sistemi öncekilerle aynı. Eğer eski oyunları oynadıysanız bu oyunda kesinlikle zorlanmazsınız. Yine teknolojik birçok oyuncağımız yani itemlerimiz var. Bu itemlerle değişik görevleri yapabiliyoruz. Oyunda yine level atlama sistemi mevcut level atladıkça aldığınız puanlarla yeni yetenekler açarak Batman’i güçlendirebilirsiniz. Yine arkham city’de ki harita ile aynı olduğu için çoğu yere aşina oluyorsunuz. Hemen hemen gittiğiniz her mekân size çok tanıdık geliyor. Oyunda ana görevlerin yanı sıra birçok yan görev, bonus mission, challenge ve dlc görevleri var, size epey hoş vakit geçirtebilecek kaliteli görevler bunlar arkadaşlar. Bu yan görevlerde penguen,anarky,enigma ve deadshot gibi diğer süper kahramanları da görmek ve onlarla savaşmak mümkün. Ayrıca shiva, mad hatter gibi yan görevleri de oynayabilmeniz mümkün.

Ayrıca Dark Knight challenge, crime progress gibi değişik görevlerde yaparak deneyim puanı toplayarak level atlayıp yeni güçlerinizi açabilirsiniz. Yine önceki oyunlarda olduğu gibi bu oyunda da şifre çözme var. Teknolojik oyuncaklarımızdan biri olan şifre çözme ekipmanımızla bulmamız gereken kelimeleri başını sonu birleştirerek eşleştirip çözmeye çalışıyoruz. Bu oyundaki değişiklerden biri ise karşımıza çıkan electrocutioner’in kullandığı shock eldivenlerini ondan alıp kullanabiliyoruz. Ayrı bir mod olan yani hikâyeden bağımsız oynanan dlc colt colt heart’te de xe süit giyebiliyoruz. Bu kostümde de shock değil sıcaklık yani ısı kullanabiliyoruz. Haritada istediğiniz bölgeye ışınlanabilirsiniz lakin öncelikle yapmanız gereken o bölgedeki jammer’ları yok edip vericileri aktif hale getirmelisiniz. Batcave’ e gidip kostümünüzü değiştirebilirsiniz, bunun yanı sıra challenge’lara girip oynayabilirsiniz. Burada isterseniz deadshot ile de oynayabiliyorsunuz. Bir de önceki oyunda da olan olay yeri mahali araştırması yaparak suçluların kim olduğunu bulup onları enselediğimiz crime scene’i de unutmadan geçmeyeyim.

Sonuç olarak anlat anlat bitmeyecek bir oyun Batman Arkham Origins oyunu. Grafikleri çok kaliteli fakat hikâye biraz baştan sağma ve kısa gibi geldi bana. Müzikler yine güzel ve Batman’a yakışır cinsten. Karakter ve çevre modellemeleri yine başarılı. Yapay zekâ çok iyi zira çok iyi dövüşen ve size devamlı teknik saldırırken bir yandan da bir şeyler fırlatıp işinizi bitirmek isteyen izbandutlar var. Oynanabilirlik önceden de yazdığım gibi çok zor değil, zaten önceki arkham oyunlarını oyandıysanız bunda hiç zorlanmayacaksınızdır. Çeşitlilik ve extralar konusuna değinecek olursak çoğu oyuna fark atar diyebilirim hem oyun içinde hem de menüde bakabileceğiniz birçok içeriğe sahip. Eğer oynamadıysanız farkı ancak oynadıktan sonra anlayabilirsiniz. Son olarak tavsiyem bu versiyonunu oynayın derim. Hepinize iyi oyunlar arkadaşlar. 



Batman: Arkham Origins The Complete EditionBatman: Arkham Origins The Complete Edition

Batman: Arkham Origins The Complete EditionBatman: Arkham Origins The Complete Edition

Batman: Arkham Origins The Complete Edition Batman: Arkham Origins The Complete Edition

Batman: Arkham Origins The Complete Edition Batman: Arkham Origins The Complete Edition

Batman: Arkham Origins The Complete Edition Batman: Arkham Origins The Complete Edition




4 Haziran 2016 Cumartesi

Teenage Mutant Ninja Turtles: Mutants in Manhattan ön inceleme (pc)

Küçükken birçok kahramanı sevdiğimiz olmuştur. Benimde en çok sevdiğim bir dönem bir hayli fanatiği olduğum Ninja kaplumbağalardan bahsetmek istiyorum. O kadar fanatiktim ki çizgi filmlerinin bir bölümünü hatta başlangıç müziğini bile kaçırmazdım. Filmlerine koşa koşa gittim, ayrıca çıkartmalarını sağa sola defter, kitap kaplarına bile yapıştırırdım. Ama sevilmeyecek gibi değildiler öyle değil mi? Hepsi çok sempatik ve eğlenceli karakterler. Aranızda Ninja kaplumbağaları sevmeyen yoktur diye tahmin ediyorum. Bu arada son çıkan filmini izlemedim, ama en yakın zamanda izlemeyi düşünüyorum. Yeni Ninja kaplumbağalar filminin fragmanıda çıktı bu arada. Evet, yazımın başında anlayacağınız üzere yeni çıkan Ninja kaplumbağaların oyunu Teenage Mutant Ninja Turtles: Mutants in Manhattan’ın ön incelemesini yapacağız bugün.

Başta çizgi film, film, çıkartma filan dedim ama oyuncak ve belki de en önemlisi Ninja kaplumbağaların oyunları idi. Birçok Ninja kaplumbağa oyunu oynadım. Atari salonunda oynadığım oyununu hiç mi hiç unutamam mesela. 2 kişi oynayıp bir türlü bitiremediğimiz o eğlenceli mükemmel oyunu. Hatta 4 kişi bile isterseniz oynayabiliyordunuz. Yıllar içinde çeşit çeşit Ninja kaplumbağalar oyunları çıktı bugünde bir yenisine göz atacağız. Öncelikle çok zengin içerikli bir menü bizi bekliyor. Yine çoğu oyun incelemelerinde sizlere tavsiye ettiğim gibi bu seferde aynı tavsiyede bulunacağım, öncelikle tutorial’a girip elinizi iyice hareketlere yatkın hale gelene kadar alıştırın. Akabinde story mod’a girip oyunu oynayabilirsiniz.

Oynanabilirlik bana çok zor gelmedi arkadaşlar tutorial’ı geçtikten sonra zaten hareketleri öğrendiğiniz için zorlanmayacaksınızdır. En önemli noktalardan biri ise oyunu sadece seçtiğiniz karakterle yalnız oynamayacaksınız. Diğer kaplumbağalar da yanınızda olacaklar ve istediğiniz kaplumbağayı turlarda kullanabileceksiniz. Oyunu isterseniz gamepad ile de oynayabilirsiniz. Grafikleri çok hoşuma gitti, zira çizgi roman benzeri bu çizimlerin oyunlarda göze çok daha hoş gözüktüğüne inananlardanım. Turları oynarken işaretli olan menfezlerden aşağı inerek bazı itemler filan satın alabiliyoruz. Burada karşımıza ise ustamız splinter çıkıyor. Yine turlarda topladığımız puanlarla alış veri yapabiliyoruz.

Bu oyunun en sevdiğim noktası turlarda 4 ninja kaplumbağanın da yanınızda çarpışması, bir de istediğiniz karaktere geçip kullanabilmeniz oldu. Turların sonunda ise aynı eski arcade oyunlarındaki gibi boss savaşları yapabiliyorsunuz. Bu da o eski Retro havaya bürünerek eğlencenizi iki kat daha artmasına sebep oluyor. Oyunda özel güç kullanabiliyorsunuz. Ayrıca level atlama sistemi de mevcut. Keyifli dakikalar geçirmek gülmek, eğlenmek istiyorsanız Ninja kaplumbağaların bu yeni oyununu kaçırmayın derim arkadaşlar. Hepinize iyi oyunlar.



Teenage Mutant Ninja Turtles: Mutants in ManhattanTeenage Mutant Ninja Turtles: Mutants in Manhattan




Yeni yayınları kaçırma!