Wolfenstein (2009) inceleme (pc nostalji)

çok eski oyunlardan biri olan fps’nin gelişmesinde büyük öncülük eden, hayran kitlesini yıllar içinde çığ gibi büyüyen wolfenstein 2009 yılında karşımıza yeni bir oyunuyla çıkmıştı. Ne yalan söyleyeyim ben daha önce hiç wolfenstein oynamadım, tam olarak size eski oyunlarıyla bir kıyaslama yapamayacağım tabii ki aranızda bu oyunu benden daha iyi bilen birçok oyun sever vardır. Benim amacım bu oyunu sadece nostalji tadında hatırlatmak. Hepimiz biliyoruz ki geçenlerde yeni oyunu çıktı. Ben de bir önceki oyunu bir inceleyeyim dedim.

Wolfenstein’ın hikâyesiyle başlayalım. Oyunumuzda b.j blazkowicz adında bir ajanı yönetiyoruz. Hepimiz ikinci dünya savaşı konulu belgesel, film ve ya oyun oynamışızdır. Nazilerin tuhaf deneyler yapıldığına dair bir takım söylentiler hep olmuştur, işte daha güçlü normal insandan daha iri yarı insanlar filan. Bu oyunumuzda da karakterimiz ve yandaşları nazilerin yeni bir deney üzerinde çalıştıklarını ve bu deneyin savaşı sonlandıracağını daha doğrusu dünyayı yok edeceğini öğrenirler. İşte bu deneyleri ortaya çıkarıp yok etmek için adamımız blazkowicz hemen kolları sıvar. Ve içine girdiği bu belanın boyutlarının ne kadar büyük olduğunu o zaman anlar.

Oyunda yine diğer ikinci dünya savaşları oyunlarından bildiğimiz silahlar mevcut, bunların yanı sıra particle cannon, tesla gun, leichenfaust 44 ve flamethrower gibi silahlar kullanabiliyoruz. Bunun yanı sıra bir de doğaüstü güçleri olan bir madalyon kullanabiliyoruz. Bu madalyonun yetenekleri ise geçemediğimiz bazı yerlerden bir nevi kapı açarak bize yardımcı olması, zamanı yavaşlatabilmesi, patlayıcı maddeleri vurarak patlatmamıza yardımcı olması ve kalkan yaparak bizi koruyabilmesi. Hem silahları hem de yeteneklerimizi geliştirebiliyoruz arkadaşlar.

Black market ve onun gibi birkaç yerde ki satıcıdan turlarda bulduğumuz altın ve para karşılığında istediğimiz, geliştirmeleri yapabiliyoruz. Turların çok uzun olduğunu söyleyebilirim, artı karşımıza çıkan deneylerden olan bazı yaratıklar(başka tabir bulamadım) bizi çok zorluyorlar, hele bir kaybolup bir gözüken Ninja vari yaratık beni epey zorladı. Bir de devamlı askerlere kalkan yapan başka bir mahlûkat var, o da ayrı bir gıcık bazen kafanız karışıyor bu yaratığı mı öldüreceğim diye yoksa askerlerle mi uğraşacağım diye?

Grafik bakımından yılına göre gayet başarılı olduğunu düşünüyorum, aynı yılda çıkmış daha kötü grafiklere sahip oyunlar hatırlıyorum. Senaryo fena değil, ikinci dünya savaşı konulu çok oyun oynadık, ama wolfenstein biraz daha bu deney hikâyesiyle filan işi biraz daha ütopyaya sürükleyerek abartmış olsa da kalitesini ortaya koymuş, zira oyunun yapımcıları hepimizin bildiği fps’nin kıralı olan oyun quake’in yapımcıları tarafından geliştiriliyor.

 Müzik ve sesler güzel, hasar modellemeleri fena değil, karakter, çevre ve silah modellemeleri iyi, yapay zekâ bayağı iyi diyebilirim, zira devamlı el bombası atıyorlar, bunun yansıra ortaya çıkıp kabak gibi pek ateş etmiyorlar. Oynanabilirlik fena değil kolay da oynuyorsanız pek sorun olmaz normal de oynarsanız büyük sıkıntı olabilir diyebilirim. Ayrıca araç kullanımı olsaydı bu oyun daha harika olabilirdi. Sonuç olarak wolfenstein zevkli, heyecanlı ve atraksiyonu bol görülmeye değer bir oyun olarak görüyorum, iyi oyunlar.