Prince of persia’yı oynadığımızda vay be ne oyunmuş dediğimiz çok olmuştur. Gerçekten de eğlenceli ve zevkli bir oyundu. Fakat bu oyunun yapımcıları daha farklı bir işe soyunup tarihi içerikli ve günümüzle bağlantısı olan açık dünya oyunu assassin’s creed’i çıkardılar.
Valla ne yalan söyleyeyim ben bu oyuna ilk başlarda çok ön
yargılı davrandım ve prince of persia kadar iyi olabileceğini düşünmüyordum. Bu
fikrim ta ki 3. Oyunu oynayana kadar devam etti. Daha sonra ön yargım ortadan
kalktı kaliteli grafikleri tarihsel zenginliği ve serbest oynanışıyla şahane
bir yapım olduğunu ve fazlasıyla övgüyü hak ettiğini düşünüyorum.
Bu oyunumuzun da hikâyesi benim 3. Oyun gibi hoşuma gitti
hatta daha çok beğendim diyebilirim. İşin aslı abstergo denen şirketin tarihte’ki
suikastçilerle kan bağı olan kişileri animus adı verilen gelişmiş bir cihaza
bağlayarak onun gözünden o zamanda yaşanmış olayların nasıl cereyan ettiğini
görmek ve çok istedikleri bir parça olan ve rasathane denilen yerde kullanılan
cihazı bulmaktır. Yani aslında abstergo tapınakçılarındır. Bu oyunda yönettiğimiz
karakterimizin adı Edward kenway, kendini beğenmiş, ukala tavırları olan
kendini herkesten üstte gören bu adam Caroline adında bir kızla evlenir doğru
dürüst bir işi yoktur. Ve çalışıp azar azar kazanmaktansa bir anda büyük bir
hazine bulup bir anda zengin olmanın peşindedir.
Bunun sonucunda her ne kadar sevgilisi istemese de korsan
olmaya karar verir. Ve bir gemide mürettebat olarak göreve başlar. Bu gemide
çalışırken bir başka gemiyle çarpışma sırasında gemisi batar ve batmadan önce
hayal meyal tuhaf giysili pek korsana benzemeyen daha şık giyimli daha doğrusu
asillere benzeyen birini gördüğünü sanır ve bu hayalle denizin dibini boylar.
Çok şanslıdır ki kenway ölmemiştir. Gözlerini bilmediği bir
sahilde açar ve yanında o tuhaf giysili adamı görür ve bu adam bizden bir
şekilde kaçar bizde onu takip edip onun iyi bir hazineye veya pahalı şeyleri
sahip olduğunu düşünerek peşine düşeriz.
Eninde sonunda onu yakalayıp öldürürüz ve kenway onun yerine
geçerek ve onda bulduğu tuhaf objeyi getirmesi gereken yere gitmeye karar verir
ve böylece karakterimiz tuhaf bir şekilde artık şansına diyelim suikastçilere
katılır. Evet, gemide hayal meyal gördüğü o tuhaf elbiseli adam bir suikastçıdır.
Bu oyunumuzda karadan çok denizde zaman geçiriyoruz zira adından da
anlaşılacağı üzere korsanların ve donanma savaşlarının bol olduğu bir yapım. Tabii
ki karada da görevler yapıyoruz.
Yine önceki oyunlardaki gibi fark ettirmeden takip ve
dinleme görevlerinin yanı sıra kalelere dalıp bazı kıdemli kişilere suikastler
düzenliyoruz. Zaten oyunun esas konusunu biliyorsunuz suikastçilerle tapınakçıların
birbirlerine karşı olan savaşını oynuyoruz. Ve bu uğurda bizim kaptan kenway
ilk başta bilmediğinden tapınakçılarla işbirliği yapıyor fakat daha sonradan en
yakın arkadaşlarında birinin ölmesiyle ve onun vasiyeti üzerine suikastçilere
yardım ediyor ve tek tek bütün bu işte parmağı olan kişileri temizliyoruz. Ayrıca
dostumuz bildiğimiz bazı korsan arkadaşlarımızdan bazıları bize kazık
atıyorlar. Ee ne demişler korsandan dost olmaz.
Yine 3. Oyundaki gibi dövüş mekanikleri var kılıçlarınızla
savaşırken bir başka düşman arkanızdan saldırdığında kafasının üzerinde çıkan
ünlem ile süze darbe vuracağını anlıyorsunuz ve karşılamak için bir tuşa
basmanız yeterli oluyor.
Yine önceki oyunda olan bir sürü karakter geliştirmesi bu
oyunda da mevcut ister yeni kostümler alıp giydirebilirsiniz. Bunun yanı sıra
kılıç ve silahlarını da shop’lardan satın alabilirisiniz. Bir de en önemlisi
tabii gemi geliştirmeleri zira deniz savaşlarında çok işinize yarayacak. Sadece
gemi savaşı yok bunun yanı sıra bazı bölgelerde bulunan hisarları ele geçirerek
o bölgeyi güvenli hale getirebilirsiniz.
Geminizde kullandığınız silahlarınız ise borda topları,
önden atılan zincirli top, daha sonradan satın alınarak açılan havan topları ve
geminin kıçından bırakılan yanan fıçılar diyebiliriz. Ayrıca geminin zırhınıda
geliştirip görünümünü istediğimiz gibi yapabiliyoruz. Tabii geminin geliştirmelerini
de shop’tan satın alabiliyoruz. Bir de bazı gerekli parçalar var mesela gerekli
düzeyde tahta ve metal toplamak zorundasınız. Yani hangi geliştirmeyi
yapacaksanız hem parasını hem de sizden istenilen elementi bulmalısınız.
Gemi için birçok geliştirme var şimdi hepsini ayrı ayrı
yazmaya kalsam çok uzar onun için uzatmayacağım. Bu toplama işlerini denizde
gezdiğiniz zamanlarda da yapabilirsiniz. Hem tahta hem metal
toplayabiliyorsunuz. Ayrıca mürettebat’ta çok önemli yine denizden mürettebat
toplayabiliyorsunuz. İsterseniz satın da alabiliyorsunuz.
Oyunda ana görevler haricinde başka görevler de var. Alt görev
veya challenge diyebileceğimiz. Suikastçi ve tapınakçı görevlerini yaparak para
kazanabilirsiniz. Bunun yanı sıra karakter gelişimi için değişik hayvanları
avlayıp kullanabilir veya satabilirsiniz. Ve bazı gizli maya sembolleri olsun
ve gizli hazine haritalarıyla hazineler bulabilirsiniz. Bir de haritada gözüken
bazı sandıklar var bunlardan da para ve değişik şeyler bulabilirsiniz.
Grafik bakımından çok iyi olduğunu söyleyebilirim özellikle
kaplamalar ve yansımalar harika. Hikâye benim çok hoşuma gitti. Sadece şu
günümüzde geçen kısmı yani abstergo olan kısmı pek hoşuma gitmedi bence sadece
tarihi olayları oynasaydık daha iyi olurdu. Ayrıca abstergo’da kimi
yönettiğimiz de belli değil. Belki de bu yönüyle dikkatleri çekmeyi
planlamışlardı. Müzik ve sesler oldukça başarılı, hasar modellemeleri oldukça
başarılı gemilerin parçalanması harika olmuş.
Çevre karakter ve silah modellemeleri müthiş bunun yanı sıra değinmeden edemeyeceğim bir diğer husus hava muhalefeti, dev dalgalardan tutunda hortuma ve şimşeklere kadar birçok doğa olayıyla boğuşuyorsunuz. Ve gece gündüz döngüsü unutulmamış, haritanın büyüklüğü de muazzam ben çoklu oyuncu sevmem ama oynayanlar kesin büyük zevk alıyorlardır. Yapay zekâ önceki oyundaki ile aynı diyebilirim.
Oynanabilirlik o kadar kolay değil bu oyunu ilk oynayacak kişilere tavsiyem oynamayın olur. Ben bir önceki oyunu oynadığım halde çok zorlandım. Çeşitlilik ise çoğu oyunu geride bırakacak düzeyde olduğunu söyleyebilirim. Tabii açık dünya oluşu ve istediğimiz göreve gidebilmemiz önemli bir etken ayrıca indirilebilir içerikler de cabası. Neyse ilk defa bu kadar uzun yazdığım yazımın sonuna gelirken diyebileceğim tek şey assassin’s creed 4 black flag’ın ‘’mükemmel’’ bir oyun olduğu ve emin olun oynamaya başladığınızda kolayıyla bırakamayacaksınız. İyi oyunlar.
Çevre karakter ve silah modellemeleri müthiş bunun yanı sıra değinmeden edemeyeceğim bir diğer husus hava muhalefeti, dev dalgalardan tutunda hortuma ve şimşeklere kadar birçok doğa olayıyla boğuşuyorsunuz. Ve gece gündüz döngüsü unutulmamış, haritanın büyüklüğü de muazzam ben çoklu oyuncu sevmem ama oynayanlar kesin büyük zevk alıyorlardır. Yapay zekâ önceki oyundaki ile aynı diyebilirim.
Oynanabilirlik o kadar kolay değil bu oyunu ilk oynayacak kişilere tavsiyem oynamayın olur. Ben bir önceki oyunu oynadığım halde çok zorlandım. Çeşitlilik ise çoğu oyunu geride bırakacak düzeyde olduğunu söyleyebilirim. Tabii açık dünya oluşu ve istediğimiz göreve gidebilmemiz önemli bir etken ayrıca indirilebilir içerikler de cabası. Neyse ilk defa bu kadar uzun yazdığım yazımın sonuna gelirken diyebileceğim tek şey assassin’s creed 4 black flag’ın ‘’mükemmel’’ bir oyun olduğu ve emin olun oynamaya başladığınızda kolayıyla bırakamayacaksınız. İyi oyunlar.
0 yorum:
Yorum Gönder